8 Aralık 2010 Çarşamba

Not Defteri




Not defteri bu akşam sezonu açtı. Fuat AKDAĞ ve Rıdvan DİLMEN uzun bir  aradan sonra tekrardan beraberce ekranda göründüler. Ne yalan söyleyeyim özlemişiz. Sezonun ilk programının konuğu Emre BELÖZOĞLU idi.
Malumunuz Fenerbahçeli taraftarlar dışında pek seveni yoktur kendisinin. Yetmiş milyon sadece milli maçlar sırasında hep beraberce sever Emre' yi. Saha içinde topa karşı agresif tavırları rakip takım taraftarları tarafından pek de hoş karşılanmaz. Ancak onu yakından tanıyanlar kendisinin saha dışında bambaşka bir insan olduğunu söyler.
Programın ilk bölümünü kaçırdım. Ancak seyrettiğim bölümlerde Emre'nin tavırları,konuşması,fikirleri beni oldukça mutlu etti. Gerçekten de saha dışında tam bir efendi. Gerek Rıdvan DİLMEN'e gerek Fuat AKDAĞ'a saygısı son derece samimi idi. Kaptanına sahip çıkması ve sahip çıkarken de söylediklerinin altını doldurması ona ne kadar değer verdiğinin bir göstergesi. Basının ikiye bölünmesine sebep olan Aykut Hoca'ya saygısı ve sevgisi en üst düzeyde. Hocasına olan bu duygularını da onun yanında yer alarak bir kez daha belirtti. Türk futbolunun geçmişi ile bu gününü değerlendirirken asıl sorunun sadece saha içinde olmadığını dünya ve avrupa futbolunda bir yerlere gelmek için oyuncunun saha dışında da eğitilmesinin gerektiğinin altını çizdi.  Dikkatimi çeken bir nokta da Emre nin 2012  Dünya kupasına ev sahipliği yapacak ülkenin seçiminde lobi faaliyetlerinde David BECKHAM'ın orada bulunmasını vurgulamasıydı. Avrupa Şampiyonası adayı olup onu alamayan bir ülkeye çok ince bir mesaj verdi Emre. Gündemi sürekli takip etmesi. Dünyadaki gelişmeleri takip etmesi, gençleri sürekli okumaya teşvik etmesi ve yaptığı öz eleştirilerle ne kadar  aklı başında ve  lider karakterli göstermiş oldu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder