4 Mart 2011 Cuma

Neredesiniz Beyler ?



FB bu hafta averajla liderliğe yükseldi.Fazla gol atmanın avantajını kullanarak TS ile aynı averaja sahip olmasına rağmen liderlik koltuğunu devraldı. Kasımpaşa maçını geride kalan maçlara oranla daha vasat bir performansla tamamlamasına rağmen sahadan 3 puanla ayrılmasını bildi. Şüphesiz sezonun bütün maçlarında bir takımın aynı performansı sergilemesi söz konusu olamaz. Mutlaka iniş ve çıkışlar olacaktır. Önemli olan inişlerin olduğu dönemde en az zararla çıkmaktır.
Dikkat çekmek isterim ki gerek yazılı yazılı görsel basında Aykut KOCAMAN ve Alex için birbiri arkasına methiyeler düzülüyor. Gazeteler ve televizyonlar adeta birbirleriyle yarışır haldeler.Kim daha fazla övecek bunun yarışını yapıyorlar. Spor(skor) yazarları Aykut Hoca'yı neredeyse Mourinho seviyesine yükseltecekler.Eylül ile ocak ayları arasında Şenol Hoca'yı ilah yapıp Aykut Hoca'yı yerin yedi kat dibine sokan spor(skor) yazarları bu gün Aykut Kocaman'ı yere göğe sığdıramıyorlar.O dönemde bir kaç tarafsız medya çalışanı ve FB tv de program yapan kulübün eski futbolcuları hariç Aykut Hoca'ya kimse destek vermiyordu.Hatta bir ara yerin dibine sokma işini o kadar abarttılar ki FB gömleğinin ona 5 kat büyük geldiğini iddia ettiler.
Ligin ikinci yarısından itibaren alınan 6 galibiyeti de sadece Alex'e ihale etmeye çalışıyorlar.Bunun da başlıca sebebi Aykut Hoca konusunda tükürdüklerini yalamak istememelerinden kaynaklanıyor. Aslında tamamıyla yanlış değiller. İkinci yarı ile birlikte Alex'in biraz daha fazla sorumluluk aldığı doğru. Ancak ona sorumluluklarını hatırlatan kim ? Elbette Aykut Hoca. Bir soru da  sezon başında gerek ligde gerek avrupa da Alex'i oyundan alarak ya da sonradan oyuna sokarak Alex'i karşısına aldığını düşünenlere ?  Aykut Hoca'nın Alex'i daha fazla sorumluluk alması için bu yolu tercih etmiş olması mümkün olabilir mi acaba ? Aykut KOCAMAN'ın aklı çalışmıyor mu da bu takımın en önemli silahını karşısına alsın ? Alex'i bu takımdan soyutlarsa kendi ayağına sıkacağının farkında değil mi ? Aslında o her şeyin farkında ama sizler değilsiniz. Alex'e bazı şeyleri hatırlatmanın en etkili yolu belki de buydu.


Bir başka yan çizme demeci de Aykut KOCAMAN'ın sezon başında yapmaya çalıştığı devrimden vazgeçtiği.Bakın beyler ,evet Aykut Hoca sezon başında bir takım değişimlere gitmiştir.Ancak köklü bir devrime gitmemiştir.Değişime gittiği noktalar transfer politikası ve oyuna bakış açısıdır.
Transferde yıllardır süre gelen brezilyalı mandasına son vermiştir.samba tarzı ağır ama yetenekli güney amerikalıları değil,yetenekleri biraz daha az ama süratli,fizik gücü yüksek ve avrupa liglerinde oynayan oyunculara yönelmiştir.
Bir diğer değişimde oyun tarzındadır. FB de 1. Daum döneminden beri  bol pasa dayalı, ağır bir oyun sistemi benimsenmiştir. Aykut Hoca yine pasa dayalı bir oyun tarzı benimsemiş olsa da rakip kaleye daha çabuk giden  ve topa daha fazla sahip olan bir oyun tarzı belirlemiştir.Bizim futbol ulemaları bunun bir ya da en fazla iki maçla değişeceğini zannettikleri için alınan olumsuz sonuçların ardından Aykut Hoca'nın kellesini alam işlemlerine başlamışlardı.
 Takım sezon başında da aynı dizilişte oynuyordu şimdi de aynı dizilişte. Sezon başı kampında da aynı oyuncular vardı şimdi de aynı oyuncular var. Sezona Aykut Hoca ile başlanmıştı, hoca hala aynı. Yani değişen fazla bir şey yok.

Devre arasında değişen tek şey Alex ve A. Santos'un belirttiği gibi antreman taktiğidir. Sadece antreman taktiği ile de takımın performansı bu kadar değişmeyeceğine göre....... Demek ki sezon başında yapılan çalışmalar oyuncuların biraz da geç uyanmasıyla yeni yeni sonuç vermeye başlamıştır.
Bu nokta da önemli olan Aykut KOCAMAN'ın bazı kişileri tükürdüklerini yalama aşamasına getirmiş olmasıdır.Şimdi o kişiler FB'nin kötü sonuçlar almasını dört gözle bekliyorlar. O zaman '' Biz dememiş miydik'' demek için fırsat kolluyorlar.Ama ben son bir soru sormak istiyorum. Şimdi neredesiniz beyler ???

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder